Eskişehir Evde Masaj

“Her zamanki şeklinde, Harry. Oyunun doğru muntazam bir sonu olmalı. Eskişehir Evde Masaj Sessiz bir şekilde bırakırsam izleyiciler kendilerini aldatılmış hissederler. Çarpıcı bir sona ihtiyacımız var, Harry. Mutlu bir sona. Eğer mutlu son yoksa ben kendim bir tane uydururum. Bu benim… “ “yaşam felsefen, ” diye fısıldadı Harry. “Wilhelm gülümseyerek tabancaı Harry’nin şakağına dayadı.

“Ben ölüm felsefem diyecektim.” Harry gözlerini kapattı. Tek istediği biraz uyumaktı. Sakin akan bir nehirde sürüklenmek. Ve öteki tarafa geçmek. Rakel kasılarak uyandı. Rüyasında Harry’yi görmüştü. Birlikte bir sandaldaydılar. . Yatak odası karanlıktı. Bir gürültü mü duymuştu? Bir şey mi olmuştu? Aslabir şey olmamış gibi çatıya çarpan yağmurun sesini dinledi. Emin olmak için komodinin üzerinde açık olan cep telefonunu kontrol etti. Onun telefon edip etmediğine baktı. Gözlerini kapadı ve sakin sakin akmaya devam etti. Harry vakit kavramını yitirmişti. Gözlerini açmış olduğunda kendisinden başka kimsenin olmadığı odadaki ışığın değişmiş olduğu izlenimine kapıldı fakat ne kadar zamandır kendinde olmadığının farkında değildi. Yatak boştu. Wilhelm gitmişti.

Eskişehir Evde Masaj

Su sesleri geri gelmişti. Yağmur. Duş. Harry zorla ayağa kalktı ve mavi yatağa baktı. Elbiselerinin içinde bir şey hareket ediyormuş gibi geldi. Komodinin üzerindeki okuma lambasından yansıyan ışıkta yatağın içinde bir insan silueti seçiliyordu. Yüzü suyun üzerine çıkmış ve alçıdan bir kalıp gibi görünüyordu. Harry yatak odasından çıktı. Teras kapısı ardına kadar açıktı. Korkuluğa tutunup arka bahçeye baktı. Alt kata inerken beyaz merdivenlerde ıslak ayaklarının izi çıkıyordu. Banyo kapısını açtı.

Gri renkteki duş perdesinin peşinde bir kadın vücudunun hatları seçiliyordu. Perdeyi çekti ve çenesi hemen hemen boynuna değen Toya Harang’ın cesediyle karşılaştı. Boynuna ve duşa siyah bir çorap sarılıydı. Gözleri kapalıydı ve uzun simsiyah kirpiklerinden sular damlıyordu. Ağzı yarı açıktı ve san renkte donmuş köpük şeklinde bir şeyle doluydu. Aynı maddeden burun delikleri, kulakları ve şakağındaki minik delikte de vardı. Harry oradan ayrılmadan duşu kapattı. Merdivenlerde de kimsecikler yoktu. Adımlarını da çok dikkatli atmaya çalışıyordu. Her yeri uyuşmuş, vücudu sanki taşa dönüşmüştü. Bjarne Møller. Onu aramalıydı. Harry apartman girişini geçerek bahçeye çıktı. Kafasına yağmur damlaları geliyordu fakat o bunu hissetmiyordu. Çok geçmeden tamamen felç olacaktı.